Hürmetine günahların bağışlandığı, Haram aylardan biri, Ramazan’ın müjdecisi
üç ayların başlangıcı, içinde Miraç ve Regaip Kandillerini bulunduran Recep-i
Şerif ay ın daRabbimizin rahmetine vesile olan bu mübarek ayları en güzel
şekilde değerlendirmek adına Receb ayında yapılacak faziletli ameller hakkında
bazı bilgiler vereceğiz.
Ebu Said-i Hudrî’den naklen, Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu
anlatılmıştır;
- “Allah katında ayların sayısı on ikidir. Yeri ve semaları Allah yarattığı günden
beri bu böyledir.
Bu aylardan dört tanesi haram ay olup şunlardır; Allah’ın asamm ayı recep. Bu ay
tek başınadır. Kalan üç tanesi peş peşe olup şunlardır; Zilkade, zilhicce,
muharrem.
-Recep, Allah’ın ayıdır.
-Şaban, benim ayımdır.
-Ramazan, ümmetimin ayıdır.
- Resulullah (s.a.v) efendimiz, recep ayına girdiği zaman; şöyle dua ederdi,
- “Allah’ım, bize recep ve şaban ayında bereket ihsan eyle; uğurlu kıl. Bizi,
ramazan ayına kavuştur.”
Hazret-i Ali’den (r.a) naklen Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu
anlatılmıştır;
- “Recep ayı, büyük bir aydır. Recep ayında bir gün oruç tutana, Allah-û Teâlâ,
bin senelik oruç sevabı yazar.
Recep ayında iki gün oruç tutana, Allah-û Teâlâ iki senelik oruç sevabı yazar.
Recep ayında üç gün oruç tutana, Allah-û Teâlâ üç senelik oruç sevabı yazar.
Recep ayında yedi gün oruç tutana, Allah-û Teâlâ, cehennem kapılarını kapatır.
Recep ayında sekiz gün oruç tutana, cennetin sekiz kapısı açılır. Hangisinden
isterse girer.
Recep ayında on beş gün oruç tutan kimsenin kötülükleri iyiliğe çevrilir.
Semadan bir nidacı şöyle seslenir;
- Sen bağışlandın. Yeni ameller işlemeye bak.
Her kim, recep ayında oruç tutmayı artırır ise, Allah-û Teâlâ ona ihsanını artırır.”
Hazret-i Hasan’dan (r.a) rivayetle; Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle
buyurduğunu anlatılmaktadır;
- “Bir kimse, recep ayında bir gün oruç tutar ise onun tuttuğu bu oruç; otuz
seneye bedeldir.”
İkrime, İbn-i Abbas’tan naklen Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu
anlattı;
- “Recep Allah’ın ayıdır; Şaban benim ayımdır, Ramazan ümmetimin ayıdır.”
Musa b. İmran; Enes b. Malik’ten anlattığına göre; Resulullah (s.a.v) efendimiz
şöyle buyurmuştur;
- “Cennette bir ırmak vardır; bu ırmağın adı; Recep’tir. Sütten daha beyaz,
baldan daha tatlıdır.
Bir kimse, recep ayında bir gün oruç tutar ise, Allah-û Teâlâ, kendisine o
ırmaktan içirir.”
Enes b. Malik (r.a) Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu anlattı;
- “Bir kimse, bu haram aylarda üç gün oruç tutar ise yani; Perşembe, cuma,
cumartesi gününü. Allah-û Teâlâ onun için yedi yüz senelik ibadet sevabı yazar.”
Mazini, Hazret-i Ali’nin (r.a) oğlu Hazret-i Hasan’ın (r.a) şöyle dediğini anlattı;
- Recep ayında oruç tutunuz. Zira recep ayında oruç Allah-û Teâlâ’nın tövbeleri
kabul buyurmasına bir sebeptir. Selman-ı Farisî’den gelen rivayete göre, şöyle
demiştir;
Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu dinledim;
- “Bir kimse, recep ayında bir gün oruç tutarsa; bir sene oruç tutmuş gibi olur;
bin köle azat etmiş kadar sevap alır.
Bir kimse, recep ayında bir sadaka verir ise, bin altın sadaka vermiş gibi sayılır.
Allah-û Teâlâ, onun bedenindeki her tüy için bin iyilik yazar; bin misli derecesini
yükseltir. Bin kötülüğünü de siler.
Allah-û Teâlâ, recep ayında onun tuttuğu oruç günlerinden her birine, verdiği
sadakaların her birine bin hac ve bin umre sevabı yazar.
Onun için cennette bin ev, bin köşk, bin hücre yapar. Her hücrede bin tane oturma
yeri vardır.
Her oturma yerinde de bin tane huri güzeli vardır ki; Güneşten bin kat güzeldir.”
Selâme b. Kays, Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu anlatmıştır;
- “Bir kimse, recep ayının ilk günüde oruç tutarsa; Allah-û Teâlâ onun altmış
senelik günahını siler.
Bir kimse recep ayında, on beş gün oruç tutar ise, Allah-û Teâlâ onun hesabını
kolay eder.
Bir kimse, recep ayında otuz gün oruç tutar ise, Allah-û Teâlâ onun için rızasını
yazar ve kendisine hiç azap etmez.”
Haccac b. Ertat (yahut Adiy b. Ertat) Basra’da idi. Kendisine Ömer b. Abdülaziz
şöyle yazdı;
- Sene içinde, dört geceye dikkat edeceksin. Allah-û Teâlâ, o gecelerde bol bol
rahmet indirir. Şunlardır;
a)- Recep ayının ilk gecesi
b)- Şaban ayının orta gecesi (Yani; On beşinci gecesi)
c)- Ramazan ayının yirmi yedinci gecesi
d)- Ramazan Bayramı gecesi
Allah rahmet eylesin; Halid b. Ma’dan şöyle anlattı;
- Sene içinde beş gece vardır. Bir kimse, sevabını Allah’tan umarak, bunlar
için Allah’ın vaadini tasdik ederek o geceleri ibadetle geçirmeye devam eder ise
Allah-û Teâlâ, onu cennetine koyar. Şunlardır;
a)- Recep ayının ilk gecesi. O gün oruç tutmalı; gece de namaz kılmalıdır.
b)- İki bayram gecesi. Yani; İlk geceleri. Onların gecelerinde namaz kılmalı;
gündüzlerini de oruçsuz geçirmelidir.
c)- Şaban ayının ortası. (Yani; On beşinci gecesi.) O geceyi namazlı geçirmeli;
gündüzünde de oruç tutmalıdır.
d)- Aşure gecesi. (Yani; Muharrem ayının onuncu gecesi.) Bu gece namaz kılmalı;
gündüz de oruçlu bulunmalıdır.
- RECEP AYINDA KILINACAK NAMAZ
Selman-ı Farisî’den rivayetle; Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu
anlatmıştır;
- “Ya Selman, iman edenlerden kadın veya erkeklerden biri; bu ayda otuz rekât
namaz kılarsa, bu namazların her rekâtında da Fatiha suresini okuduktan sonra,
üçer kere Kâfirun suresi ile üçer kere de İhlâs surelerini okursa, Allah-û Teâlâ
onun günahlarını siler.
Onun için vereceği ecir de ayın tümünü oruç tutan kimsenin ecri gibidir. Gelecek
seneye kadar, namaz kılan kimsenin sevabını alır.
Her gün; o kimse için Bedir şehitlerinden bir şehidin ameli kadar amel sevabı verilir.
Her gün tutacağı oruç için, kendisine bir senelik ibadet sevabı yazılır.
Bin kat derecesi artar.
Ayın tümünü oruçlu geçirir de; anlatılan namazı da kılar ise Allah-û Teâlâ, onu
cehennem azabından kurtarır; kendisine de cenneti gerekli kılar.
Öbür âlemde de, Yüce Hakka yakınlardan olur.
Bu durumu bana Cebrail haber verdi ve şöyle dedi;
- Ya Muhammed, kılınacak bu namaz, sizinle müşrikler ve münafıklar arasındaki
alâmet sayılır. Zira münafıklar, bu namazı kılmazlar.”
(Recep ayının tamamında oruç tutamayanlar, özellikle belirtilen günleri oruçlu
geçirmeye ve güçleri nispetinde bu ay çokça oruç tutmaya çalışıp, Peygamber (SAV)
efendimizin müjdelerine nail olmaya çabalamalıdır.)
Daha sonra, Selman (r.a) şöyle dedi;
- Ya Resulullah, bu namazı nasıl kılacağımı ve ne zaman kılacağımı bana bildir.
Diye sorduğum zaman, Resulullah (s.a.v) efendimiz şöyle buyurdu;
- “Ya Selman, recep ayının ilkinde (ilk gece olan 12 şubatı 13 şubat 2021 e
bağlayan gece) on rekât kılarsın.
Her rekâtında, bir kere Fatiha suresini okursun.
Her rekâtında, bir kere Fatiha suresini okuduktan sonra; Üç kere Kâfirun suresini
okursun. Üç kere de İhlâs suresini okursun.
Namazı bu şekilde kılıp bitirdikten sonra; iki elini semaya açar şöyle dua edersin;
La ilâhe illallahü vahdehü lâ şerikeleh,
Allah’tan başka ilah yoktur, O tektir, O’nun ortağı yoktur,
lehül mülkü ve lehül hamdü
mülk O’nundur, hamd O’na aittir.
yuhyi ve yumitü ve hüve hayyün lâ yemutü
O öldürür; diriltir. O ölmez, diridir.
bi yedihil hayr ve hüve alâ külli şeyin kadîr.
Hayır, onun elindedir; O, her şeye kadirdir.
Yâ Rabbi sen vermek isteyince kimse engel olamaz, sen mani olunca kimse
bir şey veremez.
Hiçbir iyilik sahibi kendiliğinden faydalı olamaz; zira iyilik sendendir."
Bu duayı bitirdikten sonra, elini yüzüne sürersin.
-Recep ayının ortasında da on rekât namaz kıl.
Her rekâtında bir kere Fatiha suresini oku.
Daha sonra üç kere Kâfirun suresini oku; üç kere de İhlâs suresini oku.
Namazı bitirip selâm verdikten sonra; iki elini semaya kaldır ve şu duayı oku;
La ilâhe illallahü vahdehü lâ şerikeleh, lehül mülkü ve lehül hamdü yuhyi ve yumîtü ve
hüve hayyün lâ yemûtü bi yedihil hayr ve hüve alâ külli şeyin kadîr. İlahen, Vahiden,
Ferden, Sameden, Vitren, velem yettehiz sahibeten velâ veledâ.
- "Allah’tan başka ilâh yoktur. Birdir, şeriki yoktur. Mülk onundur; hamd ona mahsustur.
Diriltir; öldürür. Kendisi ölmez, diridir.
Hayır, onun elindedir; O her şeye kadirdir.
Vahid, Ehad, Samed, Ferd, Vitr ilâhtır.
Kadın tutmamıştır; çocuğu yoktur."
Bu duayı da okuduktan sonra, ellerini yüzüne sürersin.
- Recep ayının son on günü içinde de on rekât namaz kılarsın.
Her rekâtında, bir kere Fatiha suresini okursun.
Her rekâtında, bir kere Fatiha suresini okuduktan sonra; Üç kere Kâfirun suresini
okursun. Üç kere de İhlâs suresini okursun.
Selâm verdikten sonra, ellerini semaya kaldır ve şu duayı oku;
La ilâhe illallahü vahdehü lâ şerikeleh,lehül mülkü ve lehül hamdü yuhyi ve yumitü
ve hüve hayyün lâ yemutü bi yedihil hayrve hüve alâ külli şeyin kadîr.
ve hüve hayyün lâ yemutü bi yedihil hayr Ve sallallahü alâ seyyidinâ Muhammedin
ve alâ alihittâhirine velâ havle velâ kuvvete illa billahil aliyyil azîm.
La ilâhe illallahü vahdehü lâ şerikeleh, Allah’tan başka ilâh yoktur. Birdir, şeriki yoktur.
lehül mülkü ve lehül hamdü yuhyi ve yumitü Mülk onundur, hamd ona mahsustur.
ve hüve hayyün lâ yemutübi yedihil hayr Öldürür, diriltir, hayır onun elindedir.
"La ilâhe illallahü vahdehü lâ şerikeleh, lehül mülkü ve lehül hamdü yuhyi ve yumitü
ve hüve hayyün lâ yemutü bi yedihil hayr ve hüve alâ külli şeyin kadîr. Ve sallallahü
alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ alihittâhirine velâ havle velâ kuvvete illa billahil
aliyyil azîm."
“Allah’tan başka ilâh yoktur. Birdir, şeriki yoktur. Mülk onundur, hamd ona mahsustur.
Öldürür, diriltir, hayır onun elindedir.O her şeye kadirdir.
Allah-û Teâlâ, efendimiz Muhammed’e onun temiz âline salât eylesin.
Güç ve kuvvet, ancak Yüce Azim Allah’ındır.”
Bundan sonra, ne gibi bir dileğin var ise dile; Duan makbul olur.
Cehennemle aranda da yetmiş hendek açar. Her hendeğin eni boyu yerle sema arası
uzunluktadır.
Senin için, ayrıca bir milyon rekât namaz sevabı yazılır.
Yine senin için cehennemden berat fermanı yazılır; sırattan geçmene yol verilir.”
Selman (r.a) şöyle anlattı;
- Resulullah (s.a.v) efendimiz, bu hadis-i şerifini tamamladıktan sonra; ağlayarak
yere kapandım.
Bu, bir şükür secdesi idi; Allah’a şükür için yapıyordum. Zira çok büyük ihsan
haberi duymuştum.
Bilhassa sünnetle amel babında güzel bir şey bulmuştum.
En iyi bilen Allah’tır.
Recep ayının ilk gecesinde, namazını bitirdikten sonra, bir kimsenin şöyle dua etmesi müstehaptır;
- " Allah’ım, hâllerini sana arz edenler, bu gece arz edeceklerdir. Zatını niyetine alanlar bu gece
niyetlerine alıp sana yönelirler. Talep sahibi olanlar, iyiliğini ve fazlını umanlar, ancak bu gece
umacaklardır.
Bu gece senin katından gelen hoş kokular, bahşişler, ihsanlar, hibeler vardır.
Kullarından dilediğine ihsanını, nimetini, iyiliğini yağdırırsın. Senden inayet gelmeyene de anlatılan
ihsanlardan yana bir şey vermezsin.
Ben, senin muhtaç bir kulunum. Fazlını, iyiliğini ummaktayım.
Ey Mevlâ’m, bu gece halkından biri için ihsanına dair bir cömertlikte bulunacaksan, fazlını vereceksen;
Muhammed’e ve onun âline salât eyle.
Çok olan ihsanından ve iyiliğinden bana da nasip eyle.
Ey Alemlerin Rabbi."
Anlatıldığına göre; Hazret-i Ali (r.a) senenin dört gecesinde kendisini ibadete verirdi. O geceler şunlardı;
1)- Recep ayının ilk gecesi.
2)- Ramazan bayramı gecesi.
3)- Kurban bayramı gecesi.
4)- Şaban ayının orta gecesi. (Yani; On beşinci gecesi)
Hazret-i Ali’nin o gecelerde okuduğu dua şuydu;
- "Allah’ım, Muhammed’e ve âline salât eyle. Onlar hikmet kandilleri, nimet sahipleri, temizlik
kaynaklarıdır.
Onların hürmetine, her kötülükten beni de temizle. Aldanmış bir hâlde gaflet içinde beni yakalama,
işimin sonunu hasret ve pişmanlık eyleme.
Benden razı ol.
Senin mağfiretin zalimler içindir; ben de zalimlerdenim.
Allah’ım, sana zararı olmayacak şekilde beni bağışla. Sana yaramayan şeyi bana ihsan eyle.
Sen rahmeti bol olansın. Hikmetine erişilmeyensin.
Bana bolluk, rahat, güven, sağlık, şükür, afiyet, korunma ver.
Bana ve sevdiğin kullara sabır ve doğruluk ver.
Bana kolaylık ver; ama onunla bir zorluk olmasın.
Yaptığım bu dileğime, ailemi, çocuğumu, senin için sevdiğim kardeşlerimi de katarım; onlara aynı
şeyleri senden dilerim. Keza beni doğuranı da.
Bütün Müslüman erkekleri ve Müslüman kadınları; mümin erkekleri ve mümin kadınları da bu duama
dâhil eylerim."
Malik b. Enes’ten naklen Resulullah (s.a.v) efendimiz şöyle buyurmuştur;
- “Recep Allah’ın ayıdır; Şaban benim ayımdır; Ramazan ise ümmetimin ayıdır.”
Resulullah (s.a.v) efendimize soruldu;
- Ya Resulullah, recep ayı için;
- “Allah’ın ayı.” Diye anlatmanızın sebebi nedir? Şöyle buyurdu;
- “Çünkü bu ayda özellikle mağfiret boldur. Bu ayda, halkın kan dökmesine engel vardır. Bu ayda,
Allah-û Teâlâ, peygamberlerinin tövbelerini kabul buyurmuştur. Allah-û Teâlâ bu ayda,
peygamberlerini düşmanlarından korumuştur.
Bir kimse, recep ayını oruçlu geçirir ise Allah-û Teâlâ üç şeyi onun için gerekli kılar. Şöyle ki;
a)- Geçmiş günahlarının tümünü bağışlar.
b)- Kalan ömrünün temiz geçmesini temin eder.
c)- Büyük huzura çıkılan kıyamet gününün susuzluğundan da onu emin kılar.”
Bu arada yaşlı biri kalktı; Resulullah (s.a.v) efendimize hâlini şöyle anlattı;
Ya Resulullah, ben recep ayının tümünü oruçlu geçiremem. Buna gücüm yetmez.
Bunun üzerine, Resulullah (s.a.v) efendimiz şöyle buyurdu;
- “O hâlde, ilkinden bir gün, ortasından bir gün, sonundan da bir gün tutarsın. Böyle ettiğin
takdirde, ayın tümünü oruçlu geçirmiş olursun.
Zira yapılan iyilikler on misli sevap getirir.
Ancak, siz recep ayının ilk cuma gecesini gaflet içinde geçirmeyesiniz. O, öyle bir gecedir ki;
melekler o geceyi; "Regaip"
Diye anlatırlar. Şöyle ki;
O gecenin üçte biri geçtiği zaman; semalarda ve yerlerde ne kadar melek var ise, hemen hepsi
Kâbe ve civarında toplanır. Allah-û Teâlâ onların hâllerine muttali olur ve şöyle buyurur;
- Ey meleklerim, ne dileğiniz var ise benden dileyin. Şöyle derler;
- Rabbimiz, senden dileğimiz odur ki; recep ayında oruç tutanları bağışlayasın. Onların bu
dileği üzerine, Allah-û Teâlâ şöyle buyurur;
- Bu dileğinizi yerine getirdim.”
Resulullah (s.a.v) efendimiz, daha sonra şöyle buyurdu;
- “Recep ayının ilk perşembe günü oruç tutulmalıdır. O günün akşamı olan cuma gecesi, akşamla
yatsı arasında on iki rekât namaz kılmalıdır.
Bu namazda okunacaklar sırası ile şunlardır;
a)- Bir kere Fatiha suresi.
b)- Üç kere Kadir suresi. (97. sure)
c)- On iki kere İhlâs suresi.
Her iki rekâtta bir kere selâm verilir.
Bu namazı kıldıktan sonra; bana şu salâvat-ı yetmiş kere okunur;
- "Allahümme salli âlâ Muhammedin’in-Nebiyy’il-Ümmiyyi ve sellim."
(Allah’ım, Nebiyy-i Ummî Muhammed’e salât ve selâm eyle.)
Bundan sonra, secdeye varmalı ve secdede şu tespih ve takdis okunmalıdır;
- "Sübbuhün Kuddusün Rabbül-melâiketi verruh."
(Tam manası ile noksan sıfatlardan münezzeh, pek mukaddes olup meleklerin ve ruhun Rabbidir.)
Sonra secdeden başını kaldırır; şu duayı yetmiş kere okur;
- "Rabbiğfir verham ve tecavez amma ta’lem feinneke Aziz’ül-A’zam"
(Rabbim, beni bağışla; merhamet eyle. Bildiğin günahlarımdan geç. Sen Aziz’sin, Azam’sın.)
Bundan sonra, ikinci bir secde daha yapar. Birinci secdede okuduğu duayı aynen okur. ( Sübbuhün
Kuddusün Rabbül-melâiketi verruh.)
Daha sonra, ne dileği var ise diler. Allah-û Teâlâ onun bütün dileklerini yerine getirir.”
Resulullah (s.a.v) efendimiz şöyle buyurdu;
- “Allah’ın herhangi kadın veya erkek kulu bu namazı kılar ise Allah-û Teâlâ onun bütün
günahlarını bağışlar.
İsterse, onun günahları deniz köpüğü kadar kumların sayısı, dağların ağırlığı, yağmurların
damlaları, ağaçların yaprakları kadar olsun.
Ve o kimse, kendi yakınlarından yedi yüz kişiye kıyamet günü şefaatçi olur.
Kabrine girdiğinin ilk gecesi, bu namazının sevabı kendisine gelir; tatlı dilli, güler yüzlüdür.
Ona şöyle der;
- Ey dostum, seni müjdelerim, bütün zorluklardan kurtuldun. O kimse, bu gelene sorar;
- Sen kimsin? Vallahi, senin yüzünden daha güzel yüzlü birini hiç görmedim. Senden daha tatlı
konuşanı da hiç dinlemedim. Senin kokundan daha güzel kokulu birini de koklamadım. Şu cevabı
alır;
- Ey dostum, ben senin bir namazının sevabıyım. Falan sene recep ayının şu gecesinde o namazı
kılmıştın-
Bu gece sana geldim ki; Arkadaşın olayım, yalnızlığını gidereyim, her ne işin varsa onu göreyim.
Kıyamet günü, sura üflendiği zaman da kıyamet günü toplanılan meydanda sana başının üstünde
gölgelik edeceğim.
Seni müjdelerim, Yüce Mevlân’dan sana gelecek hayır hiç eksik olmayacak.”
Bu yıl 11 Mart 2021 günü Receb ayının 27. günüdür. 10 martı -11 marta bağlayan gece Miraç
Gecesidir.
Ebu Hureyre (r.a) Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu anlatmıştır;
- “Bir kimse, recep ayının 27. günü oruç tutar ise kendisine altmış aylık oruç sevabı
yazılır.”
Cebrail aleyhisselâm, Resulullah (s.a.v) efendimize elçilik vazifesini getirdiği ilk
gündür.
Ebu Hureyre ve Selman-ı Farisî (r.a) Resulullah (s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu
anlatmışlardır;
- “Recep ayında bir gün ve bir gece vardır ki; her kim o günü oruçla, geceyi de namazla
geçirir ise kendisine yüz sene; geceleri namaz kılanın gündüzleri de oruç tutanın sevabı verilir”
O gün, recep ayının bitiminden üç gün evvelki gün ve gecedir. (Bu yıl namaz için
belirtilen gece 10 martı 11 marta bağlayan gece. Oruç tutulması tavsiye edilen gün de
11 şubat 2021 dir)
Resulullah (s.a.v) efendimize o gün peygamberlik verilmiştir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|